Uluslararası İmam Hatip Liseleri ve Eğitim Modeli
Uluslararası İmam Hatip Liseleri, 2006 yılında Türkiye’de eğitim-öğretime başlamış olup, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) proje okulları arasında yer almaktadır. Bu okullar, Halkı Müslüman olan ülkeler ile Müslümanların yoğun olarak yaşadığı diğer ülkelerde din eğitimi ve hizmetleri verecek insan kaynağının yetiştirilmesine katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Öğrencilerin din eğitimi alarak topluma faydalı bireyler olarak yetişmesini hedefleyen bu kurumlar, Türkiye’nin uluslararası düzeydeki etkisini artırmayı da amaçlamaktadır.
Uluslararası Anadolu İmam Hatip Lisesi Burs Programı
Uluslararası Anadolu İmam Hatip Lisesi Burs Programı, Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) ve MEB işbirliği ile yürütülmektedir. Bu program sayesinde, İlahiyat fakültelerini tercih eden öğrenciler burslu olarak okutulmakta, diğer öğrenciler ise Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı tarafından yönetilen “Türkiye Bursları”na başvurma imkanı bulmaktadır. Bu burs programları, uluslararası öğrencilere eğitimde fırsat eşitliği sunmak amacıyla oluşturulmuştur.
Eğitim Modelinin Eleştirisi
Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, Uluslararası İmam Hatip Liseleri’nin Türkiye’nin kültürel ve dini mirasını tanıtma amacının gerisinde, siyasal İslamcı dış politika stratejilerinin bir uzantısı olduğunu belirtmektedir. Özbay, bu okulların, Türkiye’nin İslam ülkeleri arasında liderlik iddiasını pekiştirmeyi ve halifelik hayalini canlandırmayı hedeflediğini vurgulamaktadır. Ayrıca, bu okulların geçmişte geniş bir yurt dışı ağına sahip olan ve 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin ardından kapatılan FETÖ okullarının bir benzeri olarak değerlendirilebileceğini ifade etmektedir.
Çağdaş Eğitim Anlayışına Aykırılık
Son yıllarda sayıları hızla artan İmam Hatip okullarının, mecburi istikamet haline getirildiğini söyleyen Özbay, bu okulların Türkiye’de çağdaş eğitim anlayışına ters düştüğünü belirtmektedir. Dini eğitim merkezli bir eğitim modelinin dayatıldığı bu sistem, öğrencilerin uluslararası alanda tanınırlığını ve kariyer olanaklarını belirsiz hale getirmektedir. Özbay, çağdaş eğitim anlayışının öncelikli olarak fen, sosyal bilimler veya Anadolu liseleri gibi akademik başarıyı hedefleyen okullar üzerinden ilerlemesi gerektiğini vurgulamaktadır.
Eğitimde Eşitsizlik Sorunu
AKP’nin izlediği politikaların, tarikat ve cemaatlerin taleplerini karşılamaya yönelik olduğunu ifade eden Özbay, bu durumun eğitimde eşitsizlikleri derinleştirdiğini belirtmektedir. Türkiye’deki pek çok devlet okulunun yetersiz bütçe ve kaynaklarla mücadele ederken, Uluslararası İmam Hatip Liseleri’ne sağlanan burs ve yemek gibi ayrıcalıkların, eğitimdeki eşitsizliği artırdığını söylemektedir. AKP’nin eğitim modelinin, dindar ve kindar bir nesil yetiştirme hedefi doğrultusunda çocukları kendi ideolojik laboratuvarına mecbur bıraktığını da eklemektedir.
Yasal Dayanak ve Eğitim Süreci
2012 yılından bu yana ortaöğretim kurumlarının zorunlu eğitim kapsamında olduğunu hatırlatan Özbay, İmam Hatip Liseleri’nin de devlet okulu olduğu için kendi yurttaşlarına ücretsiz eğitim vermek zorunda olduğunu belirtmektedir. Ancak, zorunlu eğitim kapsamında bir okula yabancı bir öğrencinin kabul edilmesi, o öğrencinin ailesinin oturma izni veya vatandaşlık şartına bağlıdır. Bu durum, Uluslararası İmam Hatip Liseleri’nin yasal dayanağının bulunmadığını göstermektedir. Tevhid-i Tedrisat Kanunu’na göre İmam Hatip okullarının asıl amacı, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ihtiyaç duyduğu personeli yetiştirmektir.
Diyanet Vakfı’nın Rolü
Özbay, Diyanet Vakfı aracılığıyla sağlanan bursların, devletin zorunlu eğitim kapsamındaki kendi öğrencilerinin ihtiyaçlarını karşılayamadığı bir ortamda sunulduğunu ifade etmektedir. Bu durum, devlet kaynaklarının nasıl yönlendirildiğini ve AKP’nin eğitimdeki ideolojik ajandasını gözler önüne sermektedir. Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’nün açıklamalarına göre, yabancı öğrencilerin kabulü ülkeler arasında bir protokole dayanmamakta ve bu öğrencilerin bursları Diyanet Vakfı tarafından sağlanmaktadır.
Sonuç
Uluslararası İmam Hatip Liseleri, Türkiye’nin uluslararası alanda dini ve ideolojik etkisini artırma çabalarının bir parçası olarak öne çıkmaktadır. Bu okullar, hem yurt içinde hem de yurt dışında tartışmalara neden olmakta ve eğitim sisteminin geleceği açısından önemli bir konu haline gelmektedir.
http://dlvr.it/TGH85h