İroni,
Fransızca, ironie.
Eski Yunanca eironeia,
Gülmece.
Alaysılama.
Alaysılama.
Söylenen sözün tersini kastederek kişiyle veya olayla alay etme. Espri yapmak amacıyla veya bir şeyi vurgulamak için aslında söylemek istediğinin tam zıttını söylemek.
Genellikle eğlenceli veya komik bir şekilde beklenilenin veya normal şartlar altında gerçekleşmesi gerekenin tam tersinin gerçekleşmesi. Söylenenin tam tersinin kastedildiği ifadedir. Söylenen ya da yapılan eylem, ciddi görüntüsü altında, karşıt söylentiyi ya da eylemi, çelişki noktasına çekmeyi hedefler. Mizahtan farkı olarak, ironi daha eleştirel yaklaşır. İroni mimik, jest ve tonlama ile söylemek istenenin altını, dolaylı çizer.
Sokrates' in diyalog yöntemi iki aşamadan oluşur.
Birinci aşama: İroni,
Sokrates,muhatabının kesin doğru olduğunu düşündüğü bilgileriyle ilgili çeşitli sorular sorarak bu bilgilerin gerçekte tartışmaya açık olduğunu kanıtlar.
İkinci aşama: Maiotik,
Sokrates bu aşamada yine ustaca sorduğu sorularla muhatabının zihninde doğuştan var olduğunu düşündüğü gizli bilgileri ortaya çıkarır. Dil anlatım sözlülerine 100 aldırabilecek bir kelimedir.