"Baş tetanosu" da denilen tetanos çeşidi. Bu hastalıkta sadece kafa sinirlerine bağlı kaslar kasılır; yüzde, yalnız tetanos basilinin bulaştığı yaranın, bulunduğu tarafta felç görülür.
Tetanos (Kazıklı Humma), Clostridium Tetani adı verilen sporlu bakterinin salgıladığı toksine bağlı olarak gelişen ve çizgili kaslarda sertleşme ve kasılmayla belirginleşen enfeksiyon zehirlenmesidir. Ancak tetanoslu kişilerden geçmez. Mikroplar kana, derideki kesiklerden ya da yaralardan geçer. Bu hastalığa çoğu kez ufacık ama göz ardı edilmiş bir yara neden olmaktadır. Ne denli küçük olursa olsun dokularda unutulmuş herhangi bir yabancı madde, tetanosun gelişmesine yol açar. Yani bir yara ya da sıyrık içinde kalan diken parçaları, ufacık kirli nesneler ya da toprak parçalarının tümü tehlike saçarlar. Toprakta yaşayan Nicolaier basilinin, Tetanos mikropları bir kez yaraya bulaşınca, çoğalıp yaranın çevresindeki dokuya yerleşir ve tetanospasmin adı verilen çok güçlü bir zehiri ufak miktarlarda salgılarlar. Tetanos belirtilerine bu toksin yol açar ve kasları denetleyen sinirlere saldırır. Hafif tetanos olaylarında bu toksinden sadece yaranın çevresindeki kaslar etkilenir.
Üreyen basilin çıkardığı toksinlerin organizmanın her yanına dağılması sonucunda 8-16 gün süren kuluçka döneminin ardından, önce çene kaslarında görülen ağrılı kas kasılmaları (çene kilitlenmesi) bütün vücuda yayılır. Ama çoğu kez toksin sinirlerden geçip beyne ulaşarak sinir sistemine yayılır ya da kandan beyne ve omuriliğe geçer. Beyne varınca, kimyasal madde, kasları denetleyen sinirlere yerleşip, kasların uzun süreyle kasılmalarına neden olur. Tedavi edilmezse çok ağrılı kasılma nöbetleriyle sürer ve ölümle sonuçlanır.
Tetanozdan korunmada temiz yara bakımı ve kirli yaraların cerrahi tedavisinden başka en önemli ve etkili korunma yolu aktif bağışıklama yani Aşılama’ dır. Bu, yaklaşık 4-6 haftalık aralarla yapılan 3 temel aşılanmadan (Temel immunizasyon) oluşur. Daha sonra her 5-10 yılda bir rapel aşı yapılması ile bağışıklığın devamı sağlanır.