Bütün âlemi kaplayan, sınırları ve gücü insan aklıyla anlaşılamayacak kadar yüksek bir makam olarak düşünülmüştür. Arşı ala (yüksek tavan) ve kürsi. Ferekiyat denilen İslam astronomisinde bu dokuz kat şöyle sıralanıyordu:
1-Felekül Kamer (Ay katı),
2-Felekül Utarit (Merkür katı),
3-Felekül Zühre (Venüs katı),
4-Felekül Şems (Güneş katı),
5-Felekül Merih (Mars katı),
6-Felekül Müşteri (Jüpiter katı),
7-Felekül Zühal (Satürn katı),
8-Felekül Sevabit (sabit yıldızlar katı),
9-Felekus âlâ (en yüksek kat) ya da Arşı âlâ.
Feleklerin, daha doğrusu sekizinci felekte bulunan sabit yıldızların, özellikle burçların, yani takımyıldızların insanların yazgıları üzerinde etkisi olduğu inancı eskiden beri çok yaygındı. Bu sorunu çözmekle uğraşan bilime ilmi nücum, bilim adamlarına da müneccim denirdi. Batı dillerinde bu bilimin adı astroloji idi (yıldızlar bilimi).